YASAK…

               Dünya üzerinde yaşayan milyonlarca canlının hayatını kolaylaştırmak, dünyasal düzeni sağlamak, kaos ortamlarını ve karmaşayı ortadan kaldırmak için uyması gereken bazı kurallar vardır. Bunu cümle alem biliyoruz artık. Ancak şunu da iyi biliyoruz ki bu kurallar koyuluncaya kadar geçen süreçte nice kaoslardan geçtik. Kimileri bu kurallara uymaktan uzak kaldı ve kendince yeni kurallar koydu. Derken kendi sosyal refahımızı sağlamak, korumak için devletler kurduk. Kendi kendimizi yönetmek için kurduğumuz devletlerin işleyişini kolaylaştırmak için yine kendi kendimize yasaklar koyduk. Peki, benim burada sormak istediğim bir konu var. 

               YASAK nedir sizce? Çevremde bu konuyu sorduğum birkaç arkadaşımın verdiği cevapları sizlere sıralayayım:

Aklının ve yüreğinin kabul etmediği şeydir. 

Zevkli olan ve zevk veren her şeydir. 

Kurulan düzenin dışına çıkmaktır. 

Otorite sahibinin yapılmasını istemediği, yapıldığında yaptırım uyguladığı her şeydir. 

Her şey yasaktır. 

Belli bir zümrenin olmasını istemediği olaylar dizisidir.

Yapmak istediğim şeyleri yapmama engel olan kurallardır. 

Uyulması gereken kurallardır.

Yapılması durumunda toplumun refahını bozan davranış, olay ve düşüncelerdir. 

Olmaması gereken bir şeyi yapmaktır. 

Sevdiğin her şeye yapılmaması gereken davranışlardır. 

İnsanın kendi isteklerini başkalarının iradesi üzerine koyamamasıdır. 

İnsanların kendi içgüdüleri doğrultusunda kendilerine yapılmasını istemedikleri her şeydir. 

               Ve bir örnek vermelerini istediğimde aldığım cevaplar şu şekildeydi:

Karşıdan gelen çiftin karşı cinsine bakmaktır.

Kokain.

Namaz kılmamak.

Wikipedia’ ya girmek.

Hocaya yumruk atmak.

Gece 22.00’ dan sonra alkol satmak.

Müracaatçı ile ilişki yaşamak.

Sevdiğin kızı aldatmak.

Diyabet hastasının çikolata yemesi.

Burnunun içinde bulunan seni rahatsız eden, nefes almanı engelleyen tam katılaşmamış sümüğü toplu taşıma araçları içerisinde çıkarıp oynamak.

Babanın yüzüne karşı Tanrı’ sına sövmek.

               Yukarıdaki gibi birçok yasak tanımı ve örneği verilebilir aslında. Fakat burada ortak olan bir şey var. Yasak dediğimiz şeyi oluşturan toplumun ta kendisi. Yani, toplum bunca yasak tanımının bağlandığı noktadır. Fakat ben bu yazıda dikkatinizi farklı bir alana çekmek istiyorum. Bence yasak:

                Yapılmasını istemediğimiz her ne varsa tam da onun propagandasını yapmaktır. İnsanları bir nevi ona itmektir. O nasıl oluyor yahu, bir tarafından uyduruyorsun demeyin. Çünkü yasak olan her şey insan için çekici gelmiştir. (Ha, dini olarak bakıp şeytanın oyunu amk diyenler varsa içinde tutabilir düşüncesini.) Yasak olan insana zarar verendir, heyecan verendir, adrenalinini artırandır. Kendine olan güvenini artırması için saçma bir destek mekanizmasıdır. Dopamin salınımını artırıcı maddelerin kullanımını tetikleyicidir. Vs. Vs.

                Size çok basit bir örnek vermek istiyorum. Zamanın Kolombiya’ sında yaşayan en büyük uyuşturucu kartelinin başındaki adamı hepiniz bilirsiniz:  Pablo Emilio Escobar Gaviria… Don Pablo ya da El Patron olarak da duymuşsunuzdur. Escobar Kolombiya’ da ürettiği kokaini Amerika’ ya (Miami pazarına) kaçak yollarla sokuyordu ki bu konuda çok yaratıcı fikirleri vardı. Amerika bu durumdan rahatsızlık duyup Escobar’ ın tutuklanması için Kolombiya Hükümeti’ ne destek verdi. (kısaltalım biraz) Sonunda öyle ya da böyle Escobar’ ı öldüren Amerika kokain satışının azalacağını hatta yasaklarla bitirebileceğini sanıyordu. Ancak işler sanılanın aksine daha da büyüdü. Escobar’ ın ölümünü dünyaya duyuranlar aynı zamanda onu özenilen bir adamda yapmayı başarmıştı. Escobar’ ın ölümünden günümüze kadar geçen süreçte kokain üretimi, kaçakçılığı ve kullanımı günden güne katlanarak arttı. 

                İşte bu basit örnekten de anlaşılacağı gibi yasaklar koymak, katı cezalar vermek aslında istenilmeyenin reklamını yapmamıza sebep oluyor. İnsanlar, cezası ne olursa olsun yasağın cazibesine kapılıyor ve merakına yenik düşerek yasağı delmenin yollarını arıyor. 

                Yapmayalım. Yasağın propagandasını yapmayalım. İnsanların gözlerine gözlerine yasakları sokup sonra onların çiğnememesini beklemeyelim. Bence, bu sadece ahmaklık olur…

[zombify_post]