Deneme & Hikaye, Tarih

SİGANFU SARAYI’NDAN VEY IRMAĞINA KADAR KORKU SARMIŞTI GECEYİ

SİGANFU SARAYI’NDAN VEY IRMAĞINA KADAR KORKU SARMIŞTI GECEYİ

-ÖZGÜRLÜĞÜN BEDELİ-

Selam olsun kutlu dağın yiğit erlerine. Tunç yürekli şehbazlara,çelebilere…Bu yazımızda; yiğitliğini unutamadığımız,canından çok sevdiği milletine hiç düşünmeden canını veren bozkurtları anacağız… Göktürk halkı Çin esaretindeki 10.yılını doldurmak üzere ve toplum olarak asimile olmaya başlamış, Çin esaretine boyun eğmiş bir durumdaydı.  5000 yıllık tarihinde esarete hiç alışık olmayan ve bozkır göçebesi olan Türkler özgürlüklerine uluslarına çok bağlıydılar. Bozkır sevdası Türk için başkadır yiğitler. Özgürlüğe koşmak, sert rüzgarı atıyla hissetmek ve toprak kokusunu içine çekmek… Bunun olmadığı yer zulümdür Türk için ve böyle geçen koca 10 yıl öyle acılar yaşanmıştır ki buna kelimeler kifayetsiz kalmaktadır. İşte böyle bir zamanda, büyük milletin sırtına bıçak gibi saplanan tutsaklığın en büyük işkence olduğu zamanda bir yiğit vardı.

Cesur,cengaver bir yiğit adı Kürşad idi.

 Cesur,cengaver bir yiğit adı Kürşad idi. Bozkurt soyundan gelen bir kağanın oğluydu kurt bakışlı Kürşad. Öyle kinliydi ki, öyle düşkündü ki özgürlüğe Çin’in başını  demir yumruğuyla ezmek istiyordu Kürşad. Saklıyordu nefretini ama ruhu kafese atılmış kurt gibiydi. Kurt kışı atlatır ama yediği ayazıda unutmaz yiğitler. Kürşad’da böyleydi zamanını bekliyordu ve gizlice kurtları örgütlemeye başlamıştı. 40 yiğit hazırdı uçmaga varmaya, 40 yiğit hazırdı Çin’i parçalamaya, 40 yiğit ölümle dans etmeye and içmişlerdi onlar kurt bakışlı ölümle eğlenen tunç yürekli Türkler’di. Planlar yapıldı,yeminler edildi 40 soylu Türk demir yumruklarıyla adım adım geliyordu Çin’in üstüne….

Siganfu Sarayından Vey Irmağına kadar korku sarmıştı geceyi…

Kürşad tüm ihtimalleri düşünmüş ince elemiş ve sık dokumuştu. Çin hükümdarı Tay T-sung her gece halk arasına gizlice karışır ve gezerdi o an baskın verilecek Çin hükümdarı esir edilecek ve karşılığında Çin egemenliğinde bulunan Türk toprakları ve Türk esirleri geri alınacaktı. Esirlerin arasında Urku Tigin’de vardı yeni kurulacak olan devletin kağanı olacaktı. Kürşad onu kağan olarak istiyordu ve planını buna göre hesaplamıştı. Hesap edemediği tek şey o gece hafif hafif çiselenen yağmurdu bu sebeple Çin hükümdarı sarayından çıkmamıştı. Kürşad ve 40 çerisi saldırının açığa çıktığı düşüncesiyle Siganfu Sarayı’nı basmaya karar verdiler ve 40 yiğit doru atlarını saraya sürdüler öyle ki tüm kalplere korku sardılar. Siganfu Saray’ından Vey ırmağına kadar korku sarmıştı geceyi bu saldırıyı duyan Çin hükümdarı bile çareyi kaçmakta bulmuştu. 40 yiğitin naaraları sarmıştı tüm sarayı kılıçlarının sesi sarmıştı. Kürşad çerilerini geri çekmeye karar vermişti ”ÖTÜKENE DOĞRU!” diyerek emir verdi ancak;yağmur öyle şiddetlenmişti ki nehrin üzerindeki köprü yıkılmış nehir taşmıştı. Döndü baktı yiğitlerine var mıydı böyle bunun gibi yiğitler? Var mıydı başka böyle deli kurtlar?Kürşad tekrar kılıcını çekti.Binbaşı Bögü Alp’la üç yüzbaşı ve iki onbaşıda kılıcını çekti. Bağırdı Kürşad ”Gök girsin kızıl çıksın!” Ardından kırk yiğit hep birlikte haykırdı ”Gök girsin kızıl çıksın!” Kırk yiğit hiç düşünmeden daldı düşmanın kalbine dedim ya yiğitler; ölüm eğlenceydi tunç yürekli Türkler’e bir bir uçmaga vardılar… Kürşad ve kırk çerisi uçmaga vardılar yiğitler. Lakin yenilmediler. Türk milletinin dirilişi olmuştu bu. Damarlarından geçen kanı fark eden bu şanlı millet ayaklanmış ve bağımsızlığını tekrar kazanmıştı. ÖZGÜRLÜĞÜNÜN BEDELİNİ EN ÇOK ÖDEYEN MİLLETİZ! Yiğitler yazımı  Çiçi Han’ın sözleriyle bitirmek isterim ÇİN BUYRUĞUNA GİRİP İPEKLERE DOYGUN, TOK BİR HAN OLMAKTANSA, BÖYLECE ACUNDA KANCIK DİYE ANILMAKTANSA, BOZKIR’DA AÇ, ÇIPLAK AMA HÜR GEZMEK, BUDUNUMUN YÜCELİĞİ İÇİN UÇMAKLIĞA KADAR URUŞMAK ELBETTE TEK YOLDUR, TAŞIDIĞIM KUT GEREĞİ Kİ BU KUT BANA GÖK’ÜN VE ATALARIMIN ARMAĞANI…” 

Bir hatam olduysa affola…

HÜDAVENDİGAR




1 Yorum

  • Tarih kategorisinde şimdiye kadar yazılmış en sevdiğim yazı hele ki yazı da kullandığın arkaplan müziği efsane ötesi. Kürşad’ın kırk yiğidi ile Siganfu sarayında geçen konuşmalar canlandı aklımda. Bu unutulmaması gereken kahramanlık destanımızı yazıya döktüğün için de ayrı teşekkür ederim. Yeni yazılarını bekliyoruz 🙂

    7 yıl önce
  • Bi yoruma ne dersin ?

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir